Süper Lig’de yoluna tam gaz devam eden Galatasaray, 22. hafta gayretinde Ümraniyespor’u konuk etti.
Okan Buruk’un öğrencileri 2 kere geriye düşmüş olduğu maçı Abdülkerim Bardakcı ve Mauro Icardi’nin (2) golleriyle 3-2 kazanmasını bildi ve güvenli adımlarla şampiyonluk yürüyüşüne devam etti.
ASLAN SOYUNMA ODASINA GERİDE GİRDİ
15 yengi, 3 beraberlik ve 2 yenilgiyle Üstün Lig’de 48 puanla liderlik koltuğunda oturan Cim Bom 14 puanla son sırada yer edinen Ümraniye karşısında birinci yarıda şoku yaşadı. 11’de Ümit Nayir perdeyi açtı, 32’de Abdülkerim Bardakcı skoru eşitlese de 39’da Oğuz Gürbulak sahneye çıktı ve soyunma odasına Galatasaray 2-1 geride girdi.
ICARDI GÖSTERİ YAPTI, GALİBİYETİ GETİRDİ
İkinci devrede Galatasaray apayrı bir kimlikle alandaydı. 60’ta Mauro Icardi penaltıdan fileleri sarstı ve maça tekrardan dengeyi getirdi. 77’de Durel Avounou, Torreira’ya yapmış olduğu faul sonrası ikinci sarı karttan kırmızı kartla atıldı. Bu dakikanın akabinde oyunu rakip alana yıkan Sarı-Kırmızılılar aramış olduğu golü 83’te Arjantinli süperstarıyla buldu. Abdülkerim ortaladı, Icardi ceza alanında şık bir baş vuruşuyla fileleri sarstı ve Aslan’ı taraftarı önünde bu maçta birinci sefer öne geçirdi.
14 MAÇ ÜST ÜSTE KAZANAN BİRİNCİ TAKIM
Kalan dakikalardan öteki gol sesi çıkmayınca Galatasaray alandan 3-2’lik galibiyetle ayrıldı ve kazanma serisini 14 maça, puanını da 51’e çıkarttı. Öte taraftan Cim Bom, 1959’dan bu yana 14 resmi maç üst üste kazanan birinci grup oldu. Sarı-Kırmızılılar’ın Teknik Yöneticisi Okan Buruk, bu maçla ligde üst üste 11. galibiyetini elde etti ve bir rekora ortak oldu. Buruk, Üstün Lig tarihinde bir dönemde en uzun yengi serisine haiz yerli teknik yöneticiler Şenol Güneş ve Ziya Doğan’ın 11 maçlık rekorlarına ortak oldu. Daha evvel Şenol Güneş 1995-1996 döneminde Trabzonspor ile, Ziya Doğan da 2003-2004 döneminde Trabzonspor ile üst üste 11 müsabakadan galip ayrılmıştı.
5 gol sesinin çıkmış olduğu ve Galatasaray’ın kazanılmış olduğu soluk kesecek çabayı Fanatik muharrirleri köşe yazılarında kıymetlendirdi. İşte oldukca konuşulacak o yazılar…
KALİTE (TUNÇ KAYACI)
Dün gece önder ile lig sonuncusu müsabakasını, kadroları tanımayan bir yabancı izlese sanırım oldukca zorlanırdı. Birinci yarıda Galasataray’ın baskısını iyi mi ödeyeceğini ve bu baskıdan çıkıp iyi mi atak yapılır dersini verdi Ümraniyespor. Bence attıkları iki nefis golün haricinde 3 net Muslera’dan döndü. Pekala bu yarıda Galatasaray ne yapmış oldu derseniz hamlede tesirli oynadı konumda buldu lakin rakip kaleci Orkun oldukca başarıya ulaşmış kurtarışlar yapmış oldu ve kalesinde tek gol görmüş oldu. Orta alanı yalnızca Toreira’ya bırakan Sarı-Kırmızılı ekip rakibe oldukca geniş alanlar verdi ve çok da fazla güç durumlara düştü. Bir evvelki maçta Giresun deplasmanında Dubois futboluyla kalitesiyle golüyle oldukca muntazam oynamışken niçin 11 de yoktu sual işareti. Bence 8 artı 3 denklemini diğeri türlü çözebilirse. Hakikaten oyun kurgusu ritmi bozulmuş olunca grubun kimyası da zaman süre dalgalandı. Açıkcası bu yarıda Ümraniyespor dersini daha güzel çalışmış ve rakip tahlilini Recep Uçar daha başarıya ulaşmış yaptığını gördük… İkinci yarıda Galatasaray rakip kaleyi kuşatım altına aldı. Acele ve dikine oynayarak rakip savunmanın istikrarını bozmaya çalışan Galatasaray bununda karşılığını penaltı kazanarak aldı. Alışılmış ki bu futbol tıpkı vakitte risk almak demekti. Lakin konutunda kazanmak İçin bu riski almak zorundasın ve sonrasında ataklar geldi. Oyunun ikinci sarıdan kırmızı kart ile 10 şahıs kalması rakibi karşısında yorulan Galatasaray için bir talihti dün gece.
Canı yanar…
Hakkaten şampiyonluk yolunda hiçbir maçın kolay geçmeyeceğinin göstergesidir bu yarışma. Lakin bu güç anlarda kaliteye muhtaçlık vardı orada da İcardi faktörü sahneye çıktı. Arjantinli nefis bir penaltı ve nefis bir baş golüyle Galatasaray’ı öne geçirmeyi başardı… Skordan bağımsız yorumum; Okan Buruk dün gecenin artılarını bir kenara koyup eksilerini oldukca uygun tahlil yapmalı. Zira Galatasaray’ın oldukca mühim bir müdafa zaafiyeti var ve bunu bugüne dek kazanarak kapattı bu açığını lakin önüne geçilmezse, bu zaafından canı yanar bizlerden söylemesi…. Son kelamım de maçın hakemine…. Nefis bir 90 dakika yönetti genç Cihan Aydın’ı kutluyorum…
ICARDI RAHATLIĞI (SERKAN AKCAN)
Ümraniye, Galatasaray’a bu dönem bir 45 dakika süresince en büyük zorluğu çıkaran ekip olabilir. Dubois’nın, Giresun performansı sonrası yedek kalması beklenmezdi fakat kalecisi Muslera olduğundan alanda 3 yerliyi bulmak ismine Emre Taşdemir’i yeğleyen Okan Buruk birinci yarıda sol kanatta çift istikametli mesele yaşadı. Soyunma odasına harcama gitmez Dubois ve Yunus Akgün’ü oyuna devam eden Okan hoca sol kenara önlem alırken Kerem’in ardını doldurarak hamle bölgesinde kalış mühletini artırdı. Yunus’un, Kerem ile ikili oyunları ceza yayı civarında Galatasaray’a extra şut talihi doğursa da aslolan hedef Icardi’yi savunmacıların ortasına gömülmekten kurtarmaktı. Birinci 1 saatin akabinde Ali Sami Yen’de Icardi vakti başladı.
Direnci kıran penaltı
Galatasaray 2-1 gerideyken, Icardi’nin itidalli panenka penaltısı Ümraniye’nin direncini kırdı. Arjantinli, akan oyun ortalarını bitirmede ne kadar yetenekli bulunduğunu dün gece Abdülkerim’in, ortasında tekrardan gösterdi. Icardi ligin hali hazırda en fark yaratan santrforlarından biri. Okan hocanın elinde geniş ve formda bir ekip var. Bunu normal olarak kendi yarattı ve 11’de 11 yaparak bir diğeri rekora daha ortak oldu. Sanırım Abdülkerim dün meydana gelen performansıyla hususi bir paragrafı hak ediyor. Duran top tertibinde ekibinin birinci golünü atması Galatasaray’ı maçın içinde tuttu. Sadece sol ayağıyla Icardi’ye yapmış olduğu asist o golden oldukca daha kıymetli ve estetikti.
STRES YAPMADILAR (YAKUP ÇINAR)
Recep Uçarlı Ümraniyespor 10’da 10 icra eden Galatasaray’a karşı âlâ bir maç planıyla alandaydı. Emre Taşdemir kanadını zorlayarak ve süratli aykırı toplarda Galatasaray savunmasını istikrarsız yakalamaya çalıştı. Hakikaten birinci 45 dakikada Rashica ve Kerem beklere oldukca desteğe gelmeyince başarıya ulaşmış oldular. Birinci yarı Ümraniyespor oyun üstünlüğünü skora yansıtarak devreye 2-1 önde girdi.
Icardi tekrardan sahnede
İkinci yarı asla beklemeden Okan hoca atılımlarını yapmış oldu ve Dubois ile Yunus Akgün’ü oyuna aldı. Değişimler tesiri gösterince skora da yansıdı. Aksayan sol taraf Dubois’le direnç kazanmıştır. 60’ta sahneye bir sefer daha Icardi çıktı ve süper panenkasıyla skora eşitlik getirdi. Maçın etkisiz adları Oliveira, Mertens ve Kerem değişikliklerini de gerçek vakitte icra eden Okan Buruk maçı koparttı. Ligin emsalsiz en uygun savunmacısı pozisyonuna gelen Abdülkerim adrese teslim ortasını Icardi tamamladı. Ümraniyespor’un 10 şahıs kalması galibiyeti kolaylaştırdı. Lakin iki kere geriye düşmesine rağmen gerilim yapmayan Galatasaraylı oyuncular 11’de 11 yapmayı başardı. Her senaryoda kazanmak şampiyonluk yolunda oldukca kıymetli…
SERİ DEVAM EDİYOR (METİN KARABAŞ)
Art arda almış olduğu galibiyetlerle tepeye engelleme koyan Galatasaray, Ümraniyespor’u konuk etti. Ligde güç günler geçiren rakibi karşısına ideal ekibi ile çıkan Sarı-Kırmızılılar maça iğrenç başladı. Orta alanda ve bilhassa Emre Taşdemir’in kanadında büyük boşluk veren Aslan kıymetli durumlar verdi. 8’de Onur, Muslera ile karşı karşıya kaldı. Muslera gole engel oldu. 11’deUmut defansın yanlışını affetmedi ve ekibini öne geçirdi: 0-1. 20’den sonrasında toparlanan Galatasaray, orta alanın denetimini eline alırken, daha azca pas yanılgısı yapmış oldu. Boey, Rashica ve Mertens’le rakibini bunaltan Sarı-Kırmızılılar, maçı rakip yarı alanda oynamaya başladı. 32’de duran top tertibi sonrası topu önünde gören Abdülkerim’in vuruşuyla oyuna istikrar geldi: 1-1. Galatasaray golden sonrasında da atak geliştirse de savunmasında açıklar vermeye devam etti.Süratli ataklarla çıkan Ümraniyespor kanatlardan birçok fırsat elde etti. 39’da Oğuz attığı golle konuk grubu bir sefer daha öne geçirdi: 1-2. Birinci 45’te defansta mühim kusurlar icra eden Okan Buruk’un ekibinin daha çok gol yememesi büyük bir talihti.
Doğru atılımlar yanlışsız oyun
Okan Buruk ikinci yarıya Emre-Dubois ve Rashica-Yunus değişiklikleriyle başladı. Galatasaray daha derli toplu görünürken, atakta da organizeydi. Savunmada kalan Ümraniyespor ise birinci yarıdaki tesirli oyunundan uzaktı. Popov topa elle müdahale edince, yargıcı penaltı noktasını gösterdi. 60’ta Icardi şık bir vuruşla skora istikrar getirdi: 2-2. Golden sonrasında da Sarı-Kırmızılılar ataklarını sürdürdü.Ümraniyespor’da 77’de Avounou ikinci sarı karttan oyun dışı kaldı. Okan Buruk son bölümde değişimlerle tüm riskleri aldı. 83’te Abdülkerim ortaladı, Icardi kafayı vurdu: 3-2. Galatasaray ikinci yarıda futbolun doğrularını alana yansıtınca, skoru almayı başardı. Yanlışında ısrar etmeyen Okan Buruk alkışı hak etti. Galatasaray ligdeki yengi serisini 11 maça çıkarttı.
EKSTRA İŞLERİN GEREĞİ YOK (OĞUZ DİZER)
‘Galatasaray’ın her karşılaşması zor’ dediğimde, bıyık altından gülenler geçti gözüm önünden birinci yarı. Ümraniyespor yanlışsız oynayan, çaba eden, alan kapatıp ceza alanına da, rahatça giden bir grup. Kısaca? Futbol pahaları göz doldurmuş olduğu halde; puan torbasını dolduramayan bir rakip! İki kenarını, orta alanını kusursuz kullanan, savunmasını canlı tutan Ümraniyespor, öylesi rahat konumlar buldu ki, aman da aman! Eğer Muslera olmasa konuğun 4 golle birinci yarıyı bitirmesi işten değildi! Ya Galatasaray? Geri dönüşler mesele, rakibe müdahale arızalı, böylelikle rakibe bir sürü konum verdi. Emre’nin, Dubois varken orada bulundurulmasına ‘Extra işlerin gereği yok!’ denilmez de ne denir?
Doğru hamleler
Ümraniyespor‘un birinci devreyi 2-1 önde bitirmesi; extra arayışının organik sonucu; Abdülkerim’in attığı gole de şükür denir! İkinci yarıya Buruk muhtaçlık hissedilen isimlerle başladı ve İcardi’nin panenka penaltısıyla 2-2’yi elde etti. Gecenin futbol eksiksiz yargıcı ve gol şöleni tekrardan başabaş başladı. Ümraniyespor 10 şahıs kaldı. Buruk oldukca gerçek ataklar yapmış oldu, Mata bir pas attı felek bile, gerçekten şaştı. Azca sonrasında Abdülkerim muhteşem asistine, İcardi ismiyle müsemma şahane bir baş attı: 3-2. Cihan Aydın gecenin futboluna, ışıltl saçan genç adamdı. Bravo.
